Deneme

Hayatta her şeyin bir bedeli var mı gerçekten? Çıkar gözetmeden, karşılık beklemeden yapılan bir iyilik, verilen bir emek, paylaşılan bir mutluluk... Bunlar mümkün mü? Günümüz dünyasında, menfaatin olmadığı ilişkiler kurmak giderek zorlaşıyor. İnsanlar çoğu zaman çıkarları doğrultusunda hareket ediyor, dostluklar bile karşılıklı fayda üzerine inşa ediliyor. Oysa menfaat olmadan, sadece içten bir sevgiyle, koşulsuz bir bağlılıkla hareket etmek de mümkün olmalı.
Bir deniz feneri düşünelim… Sessizce, sabırla, karşılıksız bir şekilde gemilere yol gösteren bir ışık. Ne alkış bekler, ne de ödül. O sadece var olmak ve görevini yerine getirmekle meşguldür. İşte insanın da menfaat gözetmeden bir başkasına ışık olması böyle bir şeydir. Çıkar hesabı yapmadan iyilik yapabilmek, koşulsuz sevgiyi sunabilmek, bir beklenti içinde olmadan değer verebilmek... Asıl insanlık burada gizli değil mi?
Ne yazık ki, çıkar ilişkileri hayatın her alanına sızmış durumda. Dostluklarda, iş hayatında, hatta aile bağlarında bile bir beklenti zinciri oluşmuş. İnsan, bazen en yakınında bile menfaate dayalı davranışlarla karşılaşıyor. Peki, gerçekten samimi bir ilişki kurmak, menfaatsiz bir bağ inşa etmek mümkün değil mi? Belki de asıl sorun, bizlerin karşılıksız iyiliğe alışkın olmaması.
Menfaatin olmadığı bir dünya hayal etmek belki ütopik gelebilir. Ancak en azından bireysel olarak böyle bir farkındalık yaratabiliriz. Karşılıksız iyilik yapmayı deneyebilir, içten bir sevgiyi paylaşabilir, dostlukları maddi çıkarlar üzerinden değil, duygusal bağlarla güçlendirebiliriz. İşte o zaman gerçek anlamda “menfaat’siz” olabiliriz. Tıpkı o deniz feneri gibi, sadece ışık olmak için…